31 Ara 2009

İyi Yıllar !




Herşey dilediğinizce olsun, sevgi yanınızdan, huzur başucunuzdan eksik olmasın.
Follow Me on Pinterest

29 Ara 2009

Mutlu Yıllar !


Follow Me on Pinterest

18 Ara 2009

Pencere Önü



Follow Me on Pinterest

9 Ara 2009

Bir Buluşma Çağrısı








26 Aralık Cumartesi günü saat 11.00 'de İstanbul Cevahir Alışveriş Merkezi 6. kat'taki Kahve Dünyasında Blog Yazarları Buluşmamız vardır.Katılmak isteyen tüm Blogger arkadaşlarımızı bekleriz.Sorularınız ve Detaylar için Bir Mimarın Hobisi Blogu Sahibesi Özge Sipahioğlu'na danışabilirsiniz.
Follow Me on Pinterest

4 Ara 2009

Dijital Kolaj


Follow Me on Pinterest

3 Ara 2009

Evin Delisi

Begonvilim. Kışın ortasında bile çiçekli. Yeni gelin gibi bir oyana bir buyana sarkan salkımsaçak saçlarıyla balkonumun köşesinde duruyor. Arz-ı endam ederek... Çiçekleri dökülmeden bu şen halini fotoğraflayıp yayınlayacaktım buradan. Nihayet bayram tatili sırasında yakaladım pembe şekerimi. Dün akşamki fırtınadan sonra ne yaptı bilemiyorum. Sabah güneş doğmadan başlayan telaşımızdan bakamadım. Çok üzgünüm Begonvil.




Follow Me on Pinterest

2 Ara 2009

Küçük alanları değerlendirmek için dekorasyon önerileri































Follow Me on Pinterest

Çatı Arası

Çocukluğumdan beribir çatı arası evinde yaşamak istemişimdir. Bu istek hiç azalmadı ama henüz ailecek oturulabilecek çatı araları yapamıyoruz. Isı yalıtımı, esnek kullanım alanlarına olanak tanıyan açıklık geçme teknikleri falan hala ükemizde nanay. Olanlar da çok pahalı. Bir de utanmadan penthouse falan diyorlar.
Ben bunu oldukça minimalist ve bir o kadar da kullanışlı buldum.


Follow Me on Pinterest

İkinci Deneme


Follow Me on Pinterest

Evime Güzelleme


Follow Me on Pinterest

O ÇOK CİDDİ, BEN ÇOK HEYECANLIYIM

Adını yazmayı öğreniyor.





Follow Me on Pinterest

KIZIMIN ODASI İÇİN HALI / HANDMADE CARPET BLANKET FOR MY DOUGHTER






Şimal' in odasına güzel bir çocuk halısı almak istiyordum ama odaya uygun renk ve desende birşey bulamamıştım. Bu yüzden kendim yapmaya karar verdim ve çok da kolay olmayınca tasarladığım örtünün sadece üst katmanını -ki onu da tam yapamadım, ağaçlar eksik- yapıp, başka bir halının üzerine serdim. Malzemelere gelince; polar kumaş ve iş orlonu kullandım. Desenlerin bir kısmı bana ait bir kısmı ise İkea nın bir perdelik kumaşından kopyalandı.

  















Follow Me on Pinterest

24 Kas 2009

Bu Mutfağı İstiyorum



















Şu çalışma alanına hayran kaldım!






Follow Me on Pinterest

21 Kas 2009

Çok Önemli Misafirim Vardı

Bugün kızım işyerimdeydi. Gergedan, gemi ve tırtıl resmi yaptı. Sanırım diğeri de kendisi.





Follow Me on Pinterest

Evimizdeki Bahçeler

Artık kış geldi ve balkonumdaki çiçekler soldu. Hala direnen bir tanesi var. Güneşi her gördüğünde çiçeklenen begonvilim. Burada güneş eksik olmaz ama poyrazlar esmeye başlayınca yaz çiçekleri dayanamaz artık. Yine açmış dallarının ucuna pembe çiçeklerini. Bugün henüz çiçekliyken bir fotoğrafını çekip ekleyeyim.


http://www.idealhomemagazine.co.uk/  ta gördüğüm fotoğraftaki fikre ise bayıldım. Fesleğenlerime ben de böyle cam bir ev-sera yapayım.




Follow Me on Pinterest

18 Kas 2009

Kar' ı özledim





Kar yağarken pencere önündeki şu ifadeyle gülmeyi özledim. Burada karı görmek için biraz yol yapmak gerekiyor. Yola çıkmak için de günler öncesinden plan yapmak, ortama uygun giysiler edinmek. Malum Antalya' ya kar 15 yılda bir düşüyor ve çocukluğumun anılarındaki oyunlarla yeniden coşmak için yeterli bir miktar değil yağan. Saklıkent çocuklara ve benim gibi kar özlemi çeken soğuk memleket insanına iyi geliyor. Geçen kış Şimal karı ilk kez 3,5 yaşında gördü. Tadını çıkardı ama. Biz de karda sucuk mangal ve sıcak şarapla çıkardık. Bu sene de tekrarlamayı düşünüyoruz.

                                            

                                                 

Follow Me on Pinterest

12 Kas 2009

Christmas Ideas - 1

Başlık neden mi İngilizce? Oluşumun kendisi ecnebi de ondan. Karşılamıyor bence 'Yeniyıl Fikirleri', 'Yılbaşı Önerileri' vs. bunun verdiği anlamı. Yazarken tabii. Yoksa sanılmasın ki ben günlük konuşmamda "krismıs aydias" diyorum kıt ingilizcemle.

Bir masala inanmak, bir masal kahramanını beklemek... Yaşadığı yer bizzat bizim topraklarımızda, elle tutulur kutsal bir ziyaretgah olsa da küçükken izlediğimiz Amerikan filmlerindeki ışıltılı yoldan gelen, gökyüzünden süzülen aslında olmayan ama varlığı şiddetle arzu edilen bu olguya inanmak bende zaman zaman çelişkiler yaratan bir mutluluk hissi doğuruyor. Çünkü biz yerlimalları haftasını kutlarız, şükran gününü değil; biz Cumhuriyet Bayramı' nı kutlarız, 4 Temmuz' u değil. Tüm bu 'başka kültür' bombardımanının altında bana isabet eden de kırismıs mı acaba diye düşünürüm. Özel günler bir tüketim dayatması olsa da bazı günleri özel kılmak adına kutlamada ayak diremişliğim yoktur. Hatta benim evimde bile bir yapay çam ağacı var. Işıklar, süsler. Işıltılı bir gece geçirmenin hiçbir sakıncası yok bence. İnançlar bakımından ise hiç de değerlendirme kapsamımda olmamıştır. Şahsen. Bu yüzden ailenin hep beraber neşelendiği, çerez yediği, mısır patlattığı -ki babam bize yalancı şampanyalar alırdı- hediyeleştiği, yanıp sönen ışıklı salon köşelerinin olduğu geceyi seviyorum ve bekliyorum.
Follow Me on Pinterest

Christmas Ideas - 2














Follow Me on Pinterest

Christmas Ideas - 1

http://www.philaprintshop.com/nastxmas.html
Follow Me on Pinterest

3 Kas 2009

Matruşka

İçini açıyorsunuz bir tane daha, tekrar açıyorsunuz, bir tane daha, bir daha. Her seferinde başka renk, başka desen. Yüz aynı, ifade aynı; Sakin, uysal, mütebessüm. E, hal böyle olunca da herkes seviyor tabii. Kadınların ezeli görevi. Bu bebekleri ben de severim. Bir yandan şaşırtmasıyla, renkli renkli, bir yandan da bulacağımı bildiğim aynı ifadeyele, güvenle...
Bugünlerde derdim kadınlığımla. Kadını kadın yapan nedir, nasıl daha kadın hissedilir, kadınlık nasıl gösterilir, ispat edilir, ispat etmeli mi, yüzlerce yılın üzerimize yapıştırdığı "görevler"le mi kadın olunur, adam mıdır kadını kadın yapan, vs., vs.
Bunları niçin mi yazdım?

Şu matruşkalı kız çocuk nevresim takımı beni kışkırttı. Yoksa ben hanımhanımcık kadınlığımla (!) hiçbirşeye ses etmeyecektim. Pembelerine yeşillerine, alına moruna bakıp "ayyy, çok şekeeer" deyip geçebilirdim de.
Kadın dediğin sesini çıkarmaz, gülümser, yemek yapar, çocuklarına şefkat, kocasına şehvet gösterir, konuldu mu oturur. Hasss...ktir demez.

AAA! Yeter ama yahu! Şu nevresimi görün de artık ben de huzurlu yaşamıma döneyim. Sorgulamak yok, sorgulamak yok. Cık cık cık.





Follow Me on Pinterest

31 Eki 2009

Gari-ban ruhuma:


Sanırım biraz yalnızlaşmaya ihtiyacım var. Hani zaten yalnızlık da bakidir ya, neyse... İçim dolu mu boş mu anlayamıyorum. Ruhumun balansı ayarsız. Ruhumu boşaltsam diyorum, içinden birşey çıkmıyor. Doldurayım desem almıyor. Şaşkınım. Durdum bu yüzden. Nereye kadar? Bedenimi gezdirip biraz kandırayım diyorum şu hissi. Çekip gitme hali sanılmasın, öyle değil. Aksine kök salmak istiyorum. Soldum. Suyu az gelmiş çiçek gibi. S.O.S vereyim diyorum, açık denizde değilim. Yaralı kuşum, desem kanayan yaram yok. Sanırım havada O2 yetersiz. Tamam buldum: Tüm suçlu bu havalar.
Follow Me on Pinterest

Uykum var...



Bu iki yatak uykumu tetikliyor.
Follow Me on Pinterest